Sonsuz hikmetler sahibi Cenab-ı Hak’ın hikmetinin iktizasına göre yarattığı müstesna bir varlık. Şefkat,hassasiyet,vefa ve sadakat timsali.
Türk’ün töresi,
Türk’ün sinesi,
Türk’ün örfü,
Türk’ün insanlık şiarıdır kadın.
Çadırın ortadaki direği gibidir.
O kollar,
O sarar,
O korur.
O düşerse hane düşer, dava düşer, evlat düşer, devlet düşer…
Ahlak ve güç önce kadına yaraşır. Evlat anasının, devlet de evlatların aynasıdır.
Türk’ün töresi, mayası, özü, şuuru, şanlı tarihi bugün dünyaya ışık olacak nitelikte âlidir.
Kültürel yaşam biçimlerinden küçük farklılıklar olsa da aramızda,
Türk’ün medeniyet şuurunu bugünün ahlaksız nizamından, niteliksiz içtimai hayatından kurtarmanın tek çaresidir kadın.
Evladı, aileyi, semti, kenti, vatanı yeniden inşa etmenin tek yolu Türk’ün öz değerlerine dönüş ile tecelli eder.
Dinin narkozlu alanlarından insanı âzade etmek,
Allah’ın İslam’ının tek ve birlik düzeni olduğunu anlamak ve anlatmak,
güncel Emevi döneminden kalma bidatçı din uydurmalarından arınmak,
Allah’ın tevhidi, iyilik, sevgi emirleri ile buluşmak,
Türk’ün ilk döneminden başlayarak Allah’ın nizamına uygun yaşayış biçimini topluma hatırlatmak,
Zorlaştırmamak,
Yozlaştırmamak,
Adileştirmemek,
Ranta ve makama insanlığı feda etmemek sorunların çözümü için başlangıç için yeterli olacaktır.
Mesuliyetimize istinaden toplumu ıslah edebilmenin ilk ve yeminli kuralı “Kadın”ı, anneyi, çadırın direğini muhafaza etmektir.
Kadın, ıslah edilirse, devlet ıslah olur, nesil ıslah olur, nizam tesis olur.
Ne demiştik, “ evlat anasının devlet de evlatlarının aynasıdır.”
