Bugüne kadar söylediklerimizle, yaptıklarımızla
yeniden doğuşun, dönüşümün yapı taşlarını oluşturduk.
Kelâmımız boşa gitmedi.
Boşa gitmesine müsaade etmeyeceğiz.
Uzayan zaman içinde görüldü ki,
müstekbirler şımardıkça şımardı, makamlar, gösteriş ve sefâ, gönülleri şirâzeden çıkardı.
Bizi görmezden geldiler, dışladılar, yok kabul ettiler.
Buna rağmen korktukları, ne diyeceğiz diye ağzımızın içine baktıkları anlalıldı.
Sözümüzün üstüne söz söyleyemedikleri her hallerinden okunuyordu.
Fetreti yaşadık, fetrete katlandık!
Lakin bitti! Söz sahibine, emanet sahibine teslim edilmek üzere yola çıktı!
Bizler; her daim hakikatin savunucusu ve koruyucusu olmayı bildik.
Bizleri kınamalarına aldırmadan…
Söz hükme dönüşecek artık!
Kadim hesaplaşma zamanına eriştik.
Neslimize içinde yaşadığımız çirkin günleri değil, aydınlık yarınları emanet edeceğiz.
Hiçbir ferdin,kurum ve kuruluşun tezviratına, hiçbir manipülatif gelişmeye, hiçbir tahrik ve yönlendirmeye yüz vermeyeceğiz.
Kadim Türk devletimiz için varolacağız.
Dönüşümün en kritik evresini bâdiresiz atlatalım…
Etrafımızda yaşanan bu garip meseleler varken, iç siyasette hizaya gelmeyen, devleti kayıt dışı gören, varlığını bilip, yokmuş gibi siyaset üreten ve mevzisini yanlış sahalara yerleştiren figuranlar için de yolun sonu yaklaşıyor.
Fetö mücadelesi sulandırıldı, hakikate ulaşmadı!
Figüranlar hapse atılıp, stratejist ve yön verici hainler sokakta gezdirilmeye devam edildi.
Terör belası arka kapı siyaseti ile varlığına devam ettirildi.
Küresel şeytani düzenin aktörlerine vakıflar, düşünce kuruluşları nezdinde yol verildi.
Üstelik tüm yapılanlar “Milli” duruş algısı ile millete makul ve anlaşılır hale getirildi.
Zaaflar, küresel siyonistlerin şantaj mazlemesi haline getirildi.
Çok hata ve çok zaaf gösterdiniz Efendiler!
Bizleri en hassas mevzimizden avladılar.
Bizleri yönlendirilebilir, algılarına teslim olacak köleleri zannettiler.
Tam anlamıyla bedbâhtlık!
Güdülen sürüler zannettikleri milletin içinde varlığını sürdüren derin milletten, asli akıl sahiplerinden her daim çekindiler.
Devlet etme fırsatını, kendilerini devlet zannetme gafletine dönüştürdüler.
Milletten bağını, atadıkları eller ile kopardılar.
Şimdi mücadele sahasından ufak bir destek olsun diye,
Gadre uğramış, bühtan etmiş sinelerin yaralarına merhem olsun diye,
Milliyet cephesinden ideallerine şehbal açmaya çalışan sinelere şifa olsun diye,
Haykıracağız…
“Adalet” diye diye can vereceğiz!
“Hakimiyet” diye diye yol yürüyaceğiz!
“Bağımsızlık” diye diye feryat edeceğiz!
Can bulacağız can!
Türk’ün ve Türk’lüğün ikbali için…
yeniden doğuş, dönüşüm, kelâm, müstekbirler, makamlar, gösteriş, sefâ, dışlama, korku, fetret, hakikat, savunucu, koruyucu, hüküm, hesaplaşma, aydınlık yarınlar, tezvirat, manipülatif gelişme, tahrik, yönlendirme, kadim Türk devleti, iç siyaset, devleti kayıt dışı görmek, fetö mücadelesi, terör belası, küresel şeytani düzen, milli duruş, zaaf, küresel siyonistler, bedbâhtlık, derin millet, asli akıl, devlet etme, millet bağı, mücadele sahası, milliyet cephesi, adalet, hakimiyet, bağımsızlık